Herkesin hayali, vazgeçemeyeceği ya da hayatı boyunca yapmak
istediği bir şeyler elbet vardır. Benim de hayalim, vazgeçemediğim ve hep ileri
götürmek istediğim şey edebiyat oldu.
Çok fazla kitap okurdum fakat liseye başlayana kadar şiirle,
edebiyatla alakam pek yoktu. Bir anda edebiyata karşı bir merak ve yakınlık
hissettim. Yavaş yavaş okumaya, okuduklarımı anlamlandırmaya başladım. Benim
için artık vazgeçilmez bir şey oldu edebiyat. Daha fazla okudum daha fazla araştırdım
ve sonunda dedim ki; ben Türk Dili ve Edebiyatı okumalıyım. Beni en mutlu eden
şeydi bu. Şiirleri açıklamak, yazarları, şairleri araştırmak, onların hayat
hikayelerinden, edebiyata uzanışlarını okumak ve daha nice şey beni edebiyata
daha fazla bağladı.
Sayısalla aram hiç yoktu, yapamıyordum. Sırf edebiyatı
seviyordum ne olursa olsun hep ilk ona bakıyordum. Herkes edebiyat derslerinde
uyurken ben hocayı dinlemekten zevk alıyordum. Genelde herkes bana çok saçma
bir şey yapıyormuşum gibi davranıyordu.
Etrafımdaki çoğu kişi edebiyat sevmiyordu ve yaptığım şey kötü bir
şeymiş gibi laf yiyordum. Edebiyatın
nesini seviyorsun gibi şeyler duyuyordum hep.
Üniversite sınavına hazırlandığım sene içimde hep edebiyatı
kazanmak vardı. O dersleri okumalıydım çünkü bana göre başka bölüm yoktu yani o
zamanlar öyle düşünüyordum. Dershane de bile Edebiyat dersleri gelince mutlu
oluyordum. Bazen canım hocamın izniyle ben anlatıyordum :) Kendimi o kadar
kaptırmıştım ki edebiyat okumam kesinmiş gibi bakıyordum. Tabî ki sınav
sonucunu görünce hayal kırıklığına uğradım. Biliyordum sadece edebiyatın iyi
gelmesiyle bir şey yapılamayacağını ama yine de umutsuz olmamıştım bu konuda. Benim için yinede edebiyat aşkı bitmek
bilmedi. Özellikle Nazım Hikmet’e olan hayranlığım gün geçtikçe artıyordu.
Neredeyse elimde Nazım Hikmet’in eserlerin hepsi var. Tabî ki diğer şairlerin
eserleri de ve klasik edebiyat kitapları gibi başlıca yapıtlara da sahibim.
Bunlar benim için çok büyük nimetler. Edebiyat sevmeyene çok saçma gelebilir
ama benim sevgim gerçekten çok farklı.
Zamanım oldukça, hele ki yazları her dakika kitap okuyorum. Artık
herkese gına geliyordu çünkü eğer kitap sararsa hiç bırakmadan okuyordum. Kitapları
bir günde bitirdiğimde oluyordu. Yazın tatildeyken kitabın merakından denize
girmiyordum. Akşamları herkes televizyon izlerken, oyun oynarken ben yine
kitaplara dalıyordum. 1 aylık tatilimde bayağı bir kitap bitirdim. Bunu artistlik
olsun diye söylemiyorum gerçekten kitap okurken çok mutlu oluyorum. Kitapların içinde
kendimi kaybediyorum resmen. Okuduğum kitapların etkisinden de 2 hafta çıkamıyorum
sanki kahraman benmişim gibi. Kitap okuyan herkese de böyle oluyordur eminim ki
:)
İnsanların yanında duygusal olan, edebiyat yapan biri
değilim. Kendi kendime yaşıyorum edebiyatı ama herkes bilir içimdeki sevgisini.
İnsanların içinde şiir de okumam, birilerinin de bana okumasını istemem. Dediğim
gibi sadece kendi içimde yaşamayı seviyorum. Annem de çok sever edebiyatı, şiir
yazmayı. Eskiden geceleri uykusundan kalkıp şiir yazarmış. Birkaç tane şiir
yazdığı defteri var. Ben annemden aldım galiba edebiyat sevgisini. Hatta ondan
daha yoğun yaşıyorum. Aslında ilk edebiyat sevgimi lise 1.sınıftaki edebiyat
hocama borçluyum. İdolüm olmuştu kendisi. Bende öyle öğretmen olabilirim
demiştim kendime.
Öğretmen olamasam da hayalimden vazgeçmedim hiçbir zaman. Ne
olursa olsun benim edebiyatı okumam lazımdı. Her ne kadar Uluslararası İlişkiler okusam da
edebiyatı bırakmıyorum. Bu yıl sınavsız ikinci üniversite kapsamında açık öğretimden
edebiyat okumaya karar verdim ve kayıt tarihi başladığı gün gidip hemen kayıt
oldum. Sınavsız ikinci üniversite; ön lisans, lisans öğrencilerini ve mezunları
kapsıyor. Bu kişiler kendi okudukları bölüm haricinde belli bölümlerden
istediğini seçerek yararlanabiliyor. Çok fazla bölüm seçeneği var. Birkaç bölüm
kapatılmış ama Anadolu üniversitesinin sitesinden merak edenler, okumak
isteyenler araştırabilir. Yapmanız gereken her şey tek tek yazıyor.
İstediğimi gerçekleştirdim açık öğretimden de olsa edebiyatı
bir şekilde okuyacağım. İnsanın hayalin gerçekleştirebilmesi gerçekten çok
güzel bir şeymiş. İçimdeki mutluluğu kimse anlayamaz herhalde. Herkes için
basit bir şey de olsa benim için çok değerli edebiyat. Umarım hayatım boyunca aynı şevkle devam eder
edebiyat aşkım..
Sevgiler...